10 Mayıs 2012 Perşembe

KARDEŞLİK AHLAKI



KARDEŞLİK AHLAKI
Bu sene “Kutlu Doğum Haftası” Kutlamalarının konusu “Hz. Peygamber, Kardeşlik Ahlakı ve Kardeşlik Hukuku” idi.
Kardeş denildiğinde akla genellikle ayni anneden ve babadan dünyaya gelen kişiler gelmektedir. Bu soy-sop kardeşliğinin dışında bir de aynı dine veya dünya görüsüne mensup olmayı ifade eden İman (akide) kardeşliği söz konusudur. 
Islâm dininde kardeşlik, bütünüyle iman (akide) temeline dayanmaktadır. Allah (c.c), Kur'ân-i Kerim'de söyle buyurmaktadır "Mü'minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını bulup-düzeltin ve Allah'tan korkup sakinin umulur ki esirgenirsiniz" (el-Hucurat
 49/10). Ayeti kerimeden de açıkça anlaşılacağı üzere, ancak iman bağıyla bir araya gelenler kardeş olarak kabul edilmektedirler 

Kardeşlik, aynı inanç ve değerleri ve dünya görüşünü paylaşanları, tevhit inancını esas alan manevi birlik ve manevi yakınlığı bulunanları ifade eder.

Buna göre yeryüzünün neresinde yaşıyor olurlarsa olsunlar, hangi dili konuşuyor olurlarsa olsunlar, hangi kavme mensup olurlarsa olsunlar veya hangi renge sahip olurlarsa olsunlar bütün müminler kelimenin tam anlamıyla birbirlerinin kardeşleridirler yani birbirlerinin sadik dostlarıdırlar. Bu kardeşler kendi aralarında apayrı bir topluluk oluştururlar. 
 


Müslümanlar kardeştir
Müslümanlar kardeştir. Kendi inançlarına saldıran veya imana karşı küfrü tercih eden kimselere-kendilerine ne kadar yakın olurlarsa olsunlar- asla sevgi beslemezler; bu anlamda sadece iman kardeşliğini esas tutarlar; Rablerinin su mealdeki uyarılarını asla unutmazlar: "Allah'a ve ahiret gününe iman eden hiçbir topluluk bulamazsın ki onlar Allah'a ve Resulüne karşı başkaldıran kimselerle bir sevgi (ve dostluk) bağı kurmuş olsunlar bunlar ister, babaları, ister çocukları, ister kardeşleri, isterse kendi aşiretleri olsun. Onlar, öyle kimselerdir ki, (Allah) onların kalplerine imanı yazmış ve onları kendinden bir ruh ile desteklemiştir" (el-Mücadele, 58/22); "Ey iman edenler, eğer imana karşı küfrü sevip tercih ediyorlarsa, babalarınızı ve kardeşlerinizi veliler edinmeyin. Sizden kim onları veli edinirse, iste zulme sapanlar bunlardır" (et-Tevbe, 9/23)..

İslam dini, kardeşlik için bir nimettir. Yüce Allah (cc): “Hep birlikte Allah’ın ipine (İslam’a) sımsıkı yapışın; parçalanmayın. Allah’ın size olan nimetini hatırlayın: Hani siz birbirinize düşman kişiler idiniz de O, gönüllerinizi birleştirmişti ve onun nimeti sayesinde kardeş kimseler olmuştunuz. Yine siz bir ateş çukurunun tam kenarında iken oradan da sizi O kurtarmıştı. İşte Allah size ayetlerini böyle açıklar ki doğru yolu bulasınız.”(Ali-İmran,103)


Kardeşliği isteyen ve tefrikayı yasaklaya Allah’tır: Yüce Allah (cc) : “ Ve (Allah) onların kalplerini birleştirmiştir. Sen yeryüzünde bulunan her şeyi verseydin, yine onların gönüllerini birleştiremezdin, fakat Allah onların aralarını bulup kaynaştırdı. Çünkü O, mutlak galiptir, hikmet sahibidir.”(Enfal,63)
Allah inananların ihtilafa ve tefrikaya düşmelerini yasaklamış,(Ali-İmran,105) Müminlerin birbirlerinin dostları olduklarını ( Tevbe,71) bildirmiş ve bütün inananların kardeşliğinin esas olduğunu:” Ey iman edenler! Hep birden barışa girin…”( Bakara,208) buyruğuyla beyan etmiş. Ve kardeşliği bozacak davranışları yasaklamıştır.( Hucurat,12)

Biz kardeşliği Hz. peygamberden öğrendik 
Biz kardeşliği Hz. peygamberden öğrendik. Allah Resulü(sav):“Müslüman Müslümanın kardeşidir, ona zulmetmez, onu teslim etmez, kim kardeşinin ihtiyacını giderirse Allah ta onun ihtiyacını giderir.”(Buhari,Mezalim,3;-Müslim,Birr,58)buyurmuştur.
Ve Yine :” İnsan kardeşine yardım ettiği sürece Allah ta ona yardım eder.” (Müslim,zikir,38;-Tirmizi,Hudud,3)
Ve:” Müslümanların dertlerini dert edinmeyen, onlarla ilgilenmeyen Müslümanlardan değildir.”(Hakim, Müstedrek, Rekaik,7889)buyurmuştur.



BU GÜNKİ MÜSLÜMAN KARDEŞLİĞİ
Allah Resulü Medine’ye hicret ettikten sonra Medineli Ensar’la Mekkeli Muhacirleri kardeş yaptı. İslam tarihi kardeşlik sahneleriyle doludur. Müslümanlar arasında kardeşlik değil de ayrılık, tefrik olursa Allah Kafirleri Müslümanlara musallat kılar. Bu gün Müslümanlar arasında kavga olduğu için Müslümanlar bölünmüşlerdir. Bu bölünmüşlük te sömürgeci devletlerin işine gelmektedir. İslam dünyasının bütün zenginlikleri paylaşılmaktadır.


Bunun önüne de geçilememektedir. Bu gün İslam dünyası Dünya ile hesaplaşacak durumda değildir. Çünkü islam dünyası, tarih boyu kendisini ayakta tutan kardeşlikten, birlik ve beraberlikten ve de güç kaynaklarından uzaklaşmıştır. Kolu kanadı kırılmıştır. Bu dünya felçtir. Çünkü bu dünya gerçek manada İslama sarılmaktan uzaklaşmıştır. İslam aşkından uzaktır. Onun için çağı ile hesaplaşma şöyle dursun, çok iyi organize olmuş küçük bir dünya (devlet) karşısında bile hesaplaşmaya hazır değildir.

Osmanlı dünya muvazenesinden silince dünyanın idaresi kırk haramilere kaldı. Bunlar zaman zaman bir araya geliyor İslam alemi üzerinde hükümler veriyorlar, Müslüman devletlere de sizin söz hakkınız yok diyorlar. İradesi meflûç ( Felçli) bir dünya ( İslam dünyası) olduğumuz için sesimizi çıkaramıyoruz. Çanakkale’de ki kadar sesimiz çıkmıyor. En büyük haysiyet kırılmıştık bu işte….Kardeş olmalıyız, bir olmalıyız, iri ve diri olmalıyız .buda Allah Resulünü, onun ahlakını örnek olmakla mümkündür.

Tefrika olursa başkaları gelip sırtımıza biner. Hadisin ifadesiyle ağzımızdakini alır…Örnek: Dünyamızın petrolünü yiyorlar. Damarlarımızdaki kanı emmeden gitmeyecekler. Gittiklerinde de kendi kafalarında olanları; kendileri gibi düşünüp inananları bırakıp öyle gittiler ve gidecekler.
İslam aleminin birliğe ve beraberliğe ihtiyacı var. Kardeşliğe ihtiyacı var. Selam Hidayete Tabi Olanlara Olsun.
Münür GÖRGÜN

1 yorum:

Unknown dedi ki...

Hocam siteniz hayırlı olsun